Yayınlanma Tarihi: 13 Mayıs 2018 Pazar

Üniversitemizde “Dinler Tarihi Anabilim Dalları Koordinasyon Toplantısı” ve “Kutsal Şehir Kudüs Paneli” Düzenlendi

Üniversitemiz ev sahipliğinde “Dinler Tarihi Anabilim Dalları Koordinasyon Toplantısı” ve “Kutsal Şehir Kudüs Paneli” Meslek Yüksekokulu Kampüsü Ethem Erkoç Konferans Salonu’nda düzenlendi.

Programa Çorum Milletvekili Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, Rektörümüz Prof. Dr. Reha Metin Alkan, Türkiye’deki İlahiyat/İslami İlimler Fakültelerinde Dinler Tarihi Anabilim Dallarında görev yapan öğretim elemanları, Üniversitemizin akademik ve idari personeli ile öğrencilerimiz, basın mensupları ve çok sayıda davetli katıldı. 

Kapsamlı bir katılımla gerçekleştirilen toplantı, Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi ile İlahiyat Fakültesi öğretim elemanlarının birlikte gerçekleştirdikleri müzik dinletisiyle başlayıp saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı’nın okunması ve telgrafların iletilmesiyle devam etti.

Programın ilk konuşmasını Rektör Yardımcımız ve İlahiyat Fakültesi Dinler Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bıyık yaptı. Prof. Dr. Mustafa Bıyık konuşmasında, “Uzun bir aradan sonra, koordinasyon toplantısı vesilesiyle Ülkemizdeki İlahiyat/İslami İlimler Fakültelerinde bulunan Dinler Tarihi anabilim dallarındaki değerli dinler tarihçisi öğretim elemanlarını her tarafı buram buram tarih kokan güzide şehrimiz Çorum’da, Anadolu’nun parlayan yıldızı Hitit Üniversitesi’nde ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Ülkemizdeki 50’nin üzerinde farklı üniversiteden 100 civarında dinler tarihçisi öğretim elemanı bu toplantıya katılmış bulunmaktadır. Davetimize icabet eden tüm öğretim elemanlarına teşekkür ediyorum.” dedi.  Açılış Paneli olarak Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam’da Kudüs konusunun seçilmesinin anlamlı olduğunu ve bu konunun dinler tarihçilerinin uzmanlık alanına girdiğini belirten Bıyık konuşmasını  “Kudüs uzun zamandır Müslümanlar için temel dini/siyasi bir meseledir. Kudüs ile ilgili olarak, Yahudiler ve Hıristiyanlar tarafından uzun vadeli yapılmış bir planın süreç içerisinde uygulanışına şahit olmaktayız. Küresel emperyalist güçlerin politik ve ekonomik güç savaşları çerçevesinde türlü oyunlarla boyun eğdirmeye çalıştıkları ülkemiz üzerindeki baskıların had safhaya vardığı şu günlerde bizim dik durmamız gerekmektedir. Bu, sahip olduğumuz misyonumuzun bir gereğidir” diyerek sürdürdü. Bıyık konuşmasını, etkinliğin gerçekleşmesinde her türlü desteği veren Rektörümüz Prof. Dr. Reha Metin Alkan’a ve etkinliğe sponsorluk desteği veren Halkbank’a teşekkür ederek devam ettirdi.

Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Sarıkçıoğlu ise konuşmasında Dinler Tarihi alanının geçmişteki sıkıntılarına değinerek şu anda alandaki gelişmelerden ötürü çok mutlu ve onurlu olduğunu söyledi. Prof. Dr. Ekrem Sarıkçıoğlu konuşmasına şöyle devam etti: “Son zamanlarda üniversitelerimizin sayısının artması ve bu alandaki araştırıcılarımızın artması dolayısıyla artık sadece ana konularda değil, ayrıntılı konularda da değerli araştırmaların ortaya çıkması bizi mutlu ediyor. Bu bakımdan ülkemizin ilmi yükselme bakımından geldiği yere ne kadar sevinsek, ne kadar gurur duysak azdır diye düşünüyorum. Bize bugün bu fırsatı veren Rektörümüz Prof. Dr. Reha Metin Alkan’a ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” 

Açılış konuşmasını yapmak üzere Rektörümüz Prof. Dr. Reha Metin Alkan kürsüye geldi. Rektörümüz Prof. Dr. Alkan konuşmasında İlahiyat Fakültelerinin ülkemizdeki artışına dikkat çektiği konuşmasında şunları ifade etti: “Doğrusu 1997’de İlahiyat Fakültelerinin ülkemizdeki sayısı 20 bile değilken, bugün 100 civarında İlahiyat Fakültesi var. İlahiyat Fakülteleri yüzde yüz doluluğa sahiptir. Artık İlahiyat Fakültelerinin klasik, alışılagelen tarzın dışında büyük projelere imza attığını görmek gerçekten bizleri çok büyük bir heyecana yönlendiriyor. Yapacak pek çok çalışma olduğunu bir kez daha bize gösteriyor. İlahiyat Fakültemiz daha önce kurulan ve süreci devam eden Türkiye’deki eski ilahiyat fakültelerinden bir tanesi.  Gerçekten şu an yüksek lisans ve doktora öğrencilerimizdeki artışla beraber uluslararası arenada da çok ciddi söz sahibi olmaya başladık. Akademik teşvikte Türkiye’deki en iyi birkaç üniversiteler arasında kimi zaman birinci, kimi zaman ikinci olduk. Bu başarıda emeği geçen tüm hocalarıma teşekkür ediyorum.”

Prof. Dr. Reha Metin Alkan “Geçtiğimiz yıl, üniversitelerin Akademik Yıl Açılışı’nda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın muazzam bir ifadesi vardı ve şunları söyledi: “Şu anda yaşadığımız sorun; ilmi, bilimi yeteri kadar takip etmememiz ve gereken önemi vermememiz. Anadolu’da şöyle bir söz vardır: Yiğit, düştüğü yerden kalkar. İlme ve bilime tekrar sahip çıkarak aynı kaldığımız yerden eski,  muhteşem günlerimize dönebiliriz.”     

Türkiye’nin kaynak sorunu olmadığına ilişkin açıklamalarda da bulunan Rektörümüz Prof. Dr. Reha Metin Alkan, “Türkiye’de para sorunu diye bir şey yok. Benim 7. yılım görevde ve şimdiye kadar para konusunda hiçbir engelim olmadı. Mazeret üretmek istemiyorsanız her şeyi yapabilirsiniz.” ifadelerinde bulunarak, “dünyada 57 tane İslam Teşkilatı’na üye Müslüman ülke var. Bu ülkelere baktığımız zaman tüm dünya kaynaklarının en önemli kısmının İslam coğrafyasında olduğunu da mutlaka dikkate almamız gerekiyor. Bu kadar zengin bir coğrafyada ilmi ve bilimi nasıl terk ettik?  Bizler, doğru İslami bilgilere haiz ve liyakata sahip olsaydık, böyle bir sıkıntıyı şu anda yaşamazdık. Peygamber Efendimizi Mekke’den Medine’ye götüren rehber bir müşrikti. Bu durum Resulullah’a sorulduğu zaman, kendisi o kişinin en liyakatlı ve en emin kimse olduğunu söylüyor. Peygamberimizin burada koyduğu ana unsur, liyakat iken bizlerin bundan ders çıkarması gerekiyor. Vazifemiz ve görevimiz ağır. Doğru İslamı, doğru dini ve doğru ilmi geçmişte olduğu gibi ortaya koymamız gerekiyor. 17. ve 18. yüzyıllarda bizim ceddimiz yıldızlarla oynuyordu. Ne oldu da bize şu anda başka ülkelerin arkasından gidiyoruz? Dünyanın nimetlerini ve bilgisini tabi ki kullanacağız; ancak bizlerin muazzam manevi bir geçmişi var. Böylesi bir etkinlikte anabilim dalı başkanlarının bir araya gelmesi, Kudüs gibi bir konunun Üniversitemizde ele alınması bizler için çok önemli. Böylesi bir etkinlikte burada bulunmaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyorum. Üniversitemiz halkla ve herkesle iç içe her türlü iş birliğine açığız. Değerli katılımlarınızdan ötürü herkese teşekkür ediyorum.” dedi.

Çorum Milletvekili Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt ise konuşmalarında Üniversitemizin siyasetle, sanayi ve ticaretle ve tüm paydaşlarla birlikte bir araya gelmeyi başardığını belirterek sözlerini “Kudüs bizim için kırmızı bir çizgi. Siyaset, insan ve inanç olarak tarihimizden ders almalıyız. Dinler tarihinden de çok büyük dersler almalıyız. Hep ileri bakacağız; ancak geçmişimizi de hiç unutmayacağız. Hep beraber birlikte yürümeyi öğreneceğiz ki Türkiye, sizlerin emeğiyle dünyadaki tüm mazlumların umudu olmasını sağlayacak. Bu panelin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu bizim hasretimizdi. Hasret sona erdi” ifadeleriyle sürdürdü.

Eğitim sistemimizin şu anda çok geliştiğini ve değiştiği konusuna değinen Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, Kudüs’e ilişkin konuşmasında da şunları ifade etti: “Uzağımızda değil, hemen sol yanımızda, şuracıkta sancısını hissettiğimiz ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’yı bağrında barındıran kadim şehir Kudüs. Binlerce yıldır hem medeniyetlere beşiklik etmiş hem de üç semavi dine başkent olmuş, Efendimizin (a.s.) miraca yükseldiği kutsal şehir. Müslümanların ilk kıblesi. Kudüs, tarihi boyunca 20’den fazla istilaya uğramış ve yok edilmeye çalışılmıştır. Haçlı Seferleriyle mezalime uğrayan şehir, Seladdin Eyyübi’nin varlığıyla yeniden vücud bulmuştur. Osmanlı Devleti Dönemi’nde de farklı inançların bir arada yaşayabildiği bir merkezdir. Kudüs’ün hep bir sıkıntısı ve hasreti olmuştur. 1980’den beri Birleşmiş Milletler’in aldığı kararlara tek itiraz eden ABD. ABD’nin İsrail’in büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma çabasına karşı, bizler tekrar Kudüs etrafında bir araya geldik. Sayın Cumhurbaşkanımızın kırmızı çizgimiz dediği Kudüs’ün kendi maneviyatıyla baş başa bırakılması gerektiği, kendi hak ettiği değeri tutması gerektiği ile ilgili çabalarımız siyaseten devam etmektedir. Böyle bir etkinliğin yapılmasının ve sizin çıkarımlarınızın bize yol göstereceğine inanıyor, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.” 

Açılış konuşmalarının tamamlanmasının ardından “Kutsal Şehir Kudüs” açılış panelinin  moderatörlüğünü Prof. Dr. Ekrem Sarıkçıoğlu’nun yaptığı etkinlikte, “Yahudilik’te Kudüs”  sunumunu Prof. Dr. Fuat Aydın, “Hıristiyanlık’ta Kudüs” sunumunu Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mustafa Bıyık ve İslam’da Kudüs” sunumunu ise Prof. Dr. Şinasi Gündüz yaptı. Sunumların tamamlanmasının ardından panelistlere Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mustafa Bıyık tarafından plaket takdim edildi.

Panelin tamamlamasından sonra Dinler Tarihi Anabilim Dalları Koordinasyon Toplantısına geçildi. Yapılan üç ayrı oturumda Prof. Dr. Hikmet Eroğlu, Prof. Dr. Mahmut Aydın ve Prof. Dr. Mustafa Ünal, dinler tarihi alanı ile ilgili çeşitli konulara ilişkin sunumlar yaptılar.  Program, Değerlendirme Oturumu ve Kapanış konuşması ile devam etti. Gerçekleştirilen etkinlikle ülke genelinde ilgili anabilim dalında yürütülen eğitim-öğretim süreci ve çeşitli uygulamalara ilişkin bilgi paylaşımında bulunulmuş olup farklı üniversitelerdeki tecrübelerin aktarılması suretiyle eksikliklerin giderilmesi ve uygulama birliğine varılması sağlandı.

Ülkemizin çeşitli üniversitelerinden gelen dinler tarihçisi katılımcılar, etkinliğin ikinci gününde alanlarıyla doğrudan ilgili olan Boğazkale ve Hattuşa’daki tarihi yerleri görme fırsatını yakaladılar. 


HIZLI ERİŞİM

Instagram Twitter Facebook Youtube