Hem hüznü hem de gururu aynı anda yaşadığımız 15 Temmuz, milletçe gösterilen kahramanlık ve fedakarlığın büyük bir günüdür.
Bundan üç yıl önce FETÖ terör örgütünün başı çektiği hain darbe girişimine karşı iki yüz elli şehit ve iki binden fazla gazimiz başta olmak üzere Kahraman Vatan Evlatları cesaretiyle, fedakârlığıyla ve ferasetiyle devletinin yanında dimdik durmuştur. O gün bu aziz vatan topraklarının tıpkı Çanakkale Zaferi’nde olduğu gibi sahipsiz olmadığı darbeci vatan hainlerine Yüce Allah’ın izniyle bir kez daha gösterilmiştir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde devletiyle kenetlenerek milli bir şuurla yekvücut olan Yüce Türk Milleti, hainlere göz açtırmayarak halkın gücünün üstünde bir güç olmadığını tüm dünyaya haykırmıştır.
15 Temmuz gecesi milletin uçak ve tanklarıyla kendi vatandaşının canına kasteden vatan hainleri, şairin “Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır. Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır” sözlerindeki gibi vatanın gerçek sahiplerinin iman, inanç ve cesareti karşısında çaresiz kalmıştır. Darbeci hainler, vatan için gözlerini kırpmadan şehadeti tercih eden aziz milletimiz karşısında büyük bir hezimete uğramıştır. Böylelikle yakın tarihimizin en büyük ihaneti, 15 Temmuz Destanı olarak zihinlere kazınmıştır.
Bizler her zaman ülkemizin ve milletimizin birliğini, beraberliğini ve huzurunu devam ettirme kararlılığında olacağız. 15 Temmuz’u unutmayacağız ve unutulmasına veya unutturulmasına asla izin vermeyeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle; başta alçakça ve kalleşçe düzenlenen hain darbe girişiminde şehit düşenler olmak üzere bu güzel vatan ve Bayrak uğruna şehadet şerbeti içen tüm şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet, gazilik mertebesiyle şereflenmiş bütün gazilerimize en kalbi minnet ve şükranlarımı arz ederim.
Prof. Dr. Ali Osman Öztürk
Rektör