Dünyada en hızlı değişim ve gelişim gösteren, sağlıkla ilintili çeşitli tartışmaları da beraberinde getiren sektörlerden birisi de otomotiv sektörüdür. Saldığı zararlı partiküller ve NOx (azot oksitleri) nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü tarafından çevreye ve insan sağlığına zarar verdiği raporlarla ortaya konan dizel otomobiller, artık dünyada sigaradan daha zararlı olarak gösterilmektedir. Birçok ülke dizel motorlu araçlar konusunda radikal önlemler almaya başlarken, firmalar da dizel motor geliştirmekten hızla vazgeçmektedir. Örneğin Fransa’da Paris Belediye Başkanı, 2020 yılından itibaren dizel araçların şehre girişini yasaklamayı planladığını açıklarken, daha radikal bir tavır sergileyen Hindistan, Yeni Delhi’ye dizel araç girişini yasaklamıştır. Çin’de ise hibrit ve elektrikli araçlar tüm vergililerden muaf tutulmaktadır. Petrol üreticisi bir ülke olan İran, % 90 olan ithalat vergisini hibrit araçlar için sıfıra düşürürken, Hollanda da 2025 yılından itibaren ülkede konvansiyonel motorlu (dizel veya benzinli) araçların satılmasını şimdiden yasaklamıştır.
Karbondioksite karşı savaş açan devletler içerisinde Almanya, 2030 yılına kadar tüm otomobillerin sıfır emisyon değerine sahip olmasını hedeflemiştir. Bu da, benzinli veya dizel otomobillerin yasaklanması veya bir diğer deyişle elektrikli otomobillerin zorunlu hale gelmesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle Almanya’nın büyük otomotiv şirketleri son dönemde yoğun olarak elektrikli otomobil üretme konusunda söz sahibi olmaya, yeni elektrikli şasi mimarisini tanıtmaya ve yeni konseptler sergilemeye başladılar. Şüphesiz alternatif olarak ortaya çıkan elektrikli ve hibrit elektrikli araçların konvansiyonel araçlara kıyasla daha çevre dostu olması, enerji verimliliği ve esnekliği sunması, düşük şarj maliyetleri ve daha az hareketli mekanik parçalarının olması, onları ön plana çıkarmaktadır.
Günümüzün ve geleceğin araç sistemleri için en önemli teknoloji olarak görülen elektrikli ve hibrit elektrikli araç sistemleri alanında yürütülen çalışmalarda geride kalmamamız ve ülkemizin bu alanda dünya çapında söz sahibi olabilmesi için, bu alanda gerçekleştirilecek AR-GE faaliyetlerinin yanı sıra, bu sektörde çalışacak nitelikli ara elemanın yetiştirilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu vizyon ve anlayış içerisinde Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulumuzun Otomotiv programına eklenen “Elektrikli ve Hibrit Araç Teknolojisi” adlı ders, yerel ve milliliği her fırsatta vurgulayan Üniversitemizin vizyonunu göstermesi açısından son derece önemlidir.
Hitit Üniversitesi Rektörlüğü