Ülkemizde bilişim sektöründe yaşanan millileşme ve milli yazılım hamlesi çerçevesinde, Üniversitemizin sahip olduğu bilgi birikimi ve tecrübeli personeli ile neler yapılabileceği konusunda değerlendirmelerde bulunmak üzere bir toplantı gerçekleştirildi. Rektörümüz Prof. Dr. Reha Metin Alkan’ın başkanlığında yapılan toplantıya Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Bıyık, Bilgi İşlem Dairesi Başkanı İsmail Eker, Öğrenci İşleri Dairesi Başkanı Ömer Çırak ile Üniversitemizde görev yapan 40’a yakın bilişim ve yazılım uzmanı akademik ve idari personelimiz katıldı.
Toplantıda, Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı ile Türkiye Yazılım Sektörü Stratejisi Eylem Planı ve Cumhurbaşkanlığı Denetleme Kurulu’nun “Ülkemizde Yürütülen E-Devlet Uygulamaları ve Siber Güvenlik Faaliyetlerinin Değerlendirilmesi” kapsamında yerli yazılım ve siber güvenlik konularına dikkat çekmek ve farkındalık oluşturarak bu yönde Üniversitemiz bünyesinde çalışmalar yapmak adına, mevcut durumun genel bir değerlendirmesi yapıldı.
Neden yerli ve milli yazılım?
Milli yazılım; kaynak kodlarına bizzat sahip olduğumuz, kendimizin derleyip bilgisayar ve gömülü sistemlerde çalışmaya hazır hale getirdiğimiz ve istediğimizde değiştirebildiğimiz yazılımdır. Bir yazılımın “ne yapabildiğini ve ne yapamadığını bilmek”, her şeyden önce güvenliğimiz ve ardından ekonomimiz açısından son derece önemlidir. Jeo-politik ve jeo-stratejik konumuyla dünyanın dikkatlerini üzerine çeken ülkemizde milli yazılımın önemini doğru algılamadıkça, uluslararası saldırılar kaçınılmaz hale gelmektedir. Biz ülke olarak, yerli yazılımımız oranında güçlüyüz. Yerli yazılımın olmadığı yerde yabancı bir yazılımı kullanmak zorundayız. Bu da maddi kayıpların ötesinde, bilgi güvenliğini kaybettiğimiz anlamına gelir. Bugünün teknolojisi ile bilgiye sahip olamazsak bile, siber-atakla artık bilgiler alınabilmektedir. Yakın geçmişte yaşadığımız 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi, bunu bize bir kez daha göstermiştir.
“Kendi ürettiğimiz verilerin ülkemizin kontrolünde olması ve siber dünyadan gelecek saldırılara karşı gereken tedbirlerin alınması bir milli güvenlik meselesidir.”
Toplantıda ülkelerin gelişmişlik seviyelerinin artık toprak büyüklüğü ve yer altı kaynakları ile değil; sahip oldukları bilgi ve bu bilgiyi yönetme gücüyle ölçüldüğünü ifade eden Rektörümüz Prof. Dr. Reha Metin Alkan, bu noktada ülkelerin bakış açıları ve izledikleri politikaların yanı sıra, yaptıkları Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarının önemli rol oynadığını belirtti. Ülkemizin 2023 vizyonu doğrultusunda ihtiyacı olan teknoloji, silah ve helikopter gibi unsurların da ‘milli’ adıyla artık kamunun gündeminde olduğuna dikkat çeken Rektörümüz, bilimin, Ar-Ge’nin yapıldığı ve en önemlisi nitelikli insan gücünün yetiştirildiği en üst konumdaki eğitim kurumu olan üniversitelere büyük görev düştüğünün altını çizerek, 2023 hedeflerine ulaşmak için Ar-Ge, inovasyon ve ileri teknolojiye dönük çalışmaların yapılması gerektiğini vurguladı. Konuşmasına "Ülkemizde tasarlanabilecek, üretilebilecek, geliştirilebilecek hiçbir ürünü, yazılımı, sistemi acil durumlar haricinde dışarıdan hazır olarak almayacağız. Gerekirse daha çok zaman harcayacak, hatta gerekirse daha çok para harcayacak ama mutlaka kendi tasarımlarımızı, ürünlerimizi, sistemlerimizi geliştireceğiz….” ve “Kendi ürettiğimiz verilerin ülkemizin kontrolünde olması ve siber dünyadan gelecek saldırılara karşı gereken tedbirlerin alınması da bir milli güvenlik meselesidir.” şeklindeki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerini hatırlatarak devam eden Rektörümüz; yerli ve milli yazılımı teşvik noktasındaki tüm söylemlere karşın günümüzde Bilgi ve İletişim Teknolojileri sektörü içerisinde yazılımın payının oldukça düşük kaldığını, donanım ağırlıklı bilişim sektöründe yazılımın payını arttırarak ülkemizde üretiminin toplam pazar içerisindeki payını yükseltmek ve ihracatı artırmak için yazılım ve bilgi teknolojileri alanlarında uluslararası standartlarda ürün üretmemiz gerektiğini belirtti. Sözü edilen ürün ve hizmet için Kamu-Üniversite-Sanayi iş birliğinin olmazsa olmaz olduğunu ifade eden Rektörümüz, pek çok alanda önemli başarılara imza atan Üniversitemizin bilişim alanında sayısı 40’a yaklaşan uzman kadroya sahip olduğunu söyleyerek, dijital dönüşüm ve milli yazılımların geliştirilmesinin ancak bu konuda uzman ve nitelikli personel ile yapılabileceğinin altını çizdi.
“Yazılımda dünya pazarında söz sahibi olmalıyız”
Rektörümüz konuşmasını “Yazılım sektörü akıl üzerine kuruludur. Bu sektörde güçlü bir ekonomik alt yapıdan ziyade nitelikli insana ihtiyaç vardır. Bugün dünyada yazılımda yetişmiş insan gücüne özel önem veren ABD, İngiltere, Almanya, İsrail ve Hindistan ön sıralarda yer almaktadır. Milli hedeflerimize ulaşmak için öncelikle bilişim sektörüne gereken önemi vererek kendi yazılımlarımızı oluşturmamız ve dünya pazarından payımızı almamız gerekmektedir.” şeklinde sürdürdü.
Üniversitemizin başta Öğrenci Otomasyonu olmak üzere kullandığı pek çok yazılımın tecrübeli personelimiz tarafından kodlandığını; böylelikle Üniversitemizin bilgi güvenliğinin sağlandığını ve verilerin işlenerek anlamlı bilgiye dönüştürülmesi konuusunda önemli adımlar atıldığını vurgulayan Rektörümüz Prof. Dr. Alkan, “Üniversitemiz bünyesindeki çeşitli bölümlerimizin müfredatlarına başta kodlama olmak üzere yazılım ve siber güvenlikle ilgili çeşitli dersler eklenmiştir. Fen Bilimleri Enstitümüz bünyesindeki Disiplinlerarası Adli Bilimler Yüksek Lisans programında adli bilişim ve bilgi güvenliği ile ilgili dersler verilmektedir. Benzer derslerin diğer ilgili bölüm ve programların müfredatlarına seçmeli ders olarak eklenmesi ve bilgi güvenliği konusunda meslek yüksekokullarımızda program açılması yönündeki çalışmalarımız bundan sonra da devam edecektir. Araştırma Görevlilerimizin lisansüstü tez çalışmalarında ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalar yapmaları ile çok daha iyi yerlere geleceğimize inanıyorum. Son teknolojik cihazlarla donatılmış Merkez Laboratuvarımız (HÜBTUAM) ve Teknokentimiz, araştırmacılarımızın hizmetindedir.” dedi.
Toplantıya katılan bilişimci akademik ve idari personelimiz de bilişim konusunda dünyadaki son gelişmeler ve Üniversitemizin bu alanda mevcut potansiyeli, bugüne kadar yapılanlar ile bugünden itibaren yapılabilecek çalışmalar/projeler ile ilgili bilgi paylaşımında bulundular.
Hitit Üniversitesi Rektörlüğü