Üniversitemizin ev sahipliğinde, 13 ülkeden akademisyen ve araştırmacıların katılımıyla düzenlenen ve 5 gün sürecek olan 11. Uluslararası Hititoloji Kongresi başladı.
Çevrimiçi düzenlenen ve üniversitemizin kurumsal YouTube ve Twitter hesaplarından canlı yayınlanan kongrenin açılışı, Çorum Vali Yardımcısı Dr. Hakan Kubalı, Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, Rektörümüz Prof. Dr. Ali Osman Öztürk ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Aygül Süel’in katılımıyla gerçekleştirildi.
Kongre Başkanı ve Fen Edebiyat Fakültemiz Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süel, programın açılışında yaptığı konuşmada, Anadolu’nun hemen hemen 6 asırlık dönemine damgasını vuran ve çağının en büyük güçlerinden biri olan Hitit Devleti’nin, özellikle idari yapısı, hukuku, din anlayışı, kadın hakları gibi hususlarda son derece ileri seviyede olması nedeniyle hayranlık duyulması gereken bir uygarlık olduğunu söyledi.
Birçok medeniyete temel olan Hitit uygarlığının, dünya konjonktüründe yerinin tartışılmaz olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Süel, “Hitit uygarlığı adına gerçekleştirilen en büyük toplantı olan ve her üç senede toplanan Hititoloji Kongreleri ile Hitit dünyasına yolculuğumuz, 1990 yılında dünyada ilk defa Çorum kentinin ev sahipliği ve desteğiyle başlamıştır. Bu kongrelere, Çorum kenti 6 yılda bir ev sahipliği yapmaktadır. Hitit Devleti’nin iki başkentinin, önemli merkezlerinin Çorum ilinde bulunması, ona böyle hak ve aynı zamanda ödev vermektedir” diye konuştu.
Çorum’da, Hitit üniversitesinin kurulmasıyla birlikte bu kongrelerin üniversite bünyesinde devam etmesinin sağlanmasının sevindirici bir gelişme olduğunu dile getiren Prof. Dr. Süel, şunları kaydetti:
“Hitit Üniversitesi, Türkiye’de, Büyük Atatürk’ün bu uygarlık için başlattığı araştırmaları yürütecek ve kurulacak birimleriyle de bu bilime ışık tutacaktır. Hititoloji Kongrelerinin amacı, sunulan orijinal bildirilerle eski Anadolu dilleri ve kültürlerine ilişkin araştırmalara katkıda bulunmaktır. Kongrelerde tartışılan Hitit dili ve tarihi, arkeoloji konuları, Anadolu tarihi, Hitit kültürü ve tarihine yepyeni boyutlar kazandırmaktadır. Hititler, her yönüyle tartışılmaktadır, mevcut bilgiler daha da artmaktadır. Hitit uygarlığına ışık tutan siz bilim insanlarının çalışmalarıyla tarihte hak ettiği yeri bulan bu uygarlığın ihtişamı daha da ortaya çıkmaktadır. Bu kongrenin, bilimsel olarak ortaya konulacağı, tartışılacağı ve dünya kamuoyuna sunulacağı bir kongre olacağını söylemek isterim.”
Rektör Prof. Dr. Öztürk: “ABD’den Rusya’ya toplam 13 ülkeden 92 araştırmacı katılacak”
Rektörümüz Prof. Dr. Ali Osman Öztürk de Hititoloji Kongresi’nin her üç yılda bir dünyanın farklı bölgesinde düzenlendiğini, Çorum’un da bu kongreye 6 yılda bir ev sahipliği yaptığını söyledi.
“Böylesi özel, Çorum için önemli, Hitit üniversitesi için ziyadesiyle anlamlı kongrenin hazırlanmasında, organizasyonunda, yürütülmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diyen Prof. Dr. Öztürk, şunları söyledi:
“Çorum ili, Hitit medeniyetinin beşiğidir. Büyük medeniyetin tarihi kalıntıları üzerinde büyüyen Çorum’un da genç üniversitesi olarak Hitit Üniversitesi, bugün 31 yıldır süren bu güzel kongrenin ev sahipliğini üstlenmiş durumda. Medeniyeti çok eskilere dayanan, eski medeniyetlerin üzerinde kurulu toprak parçası üzerinde bulunan genç bir üniversite olarak Hitit Üniversitesi, tarihi geçmişin farkında vararak, adını ve amblemini bu medeniyetten almak kaydıyla hem Çorum ilimizin, Çorumluların böyle bir tarihi birikimlerini farkına varmalarını ve bu birikimle yaşayabilmeleri hem de bunu dünyaya aktarabilmeleri için ne yapılabilir konusunda elinden geleni yapmaya devam ediyor ve devam edecektir. Bu şartlarda, kültürel mirasımızı sadece korumak değil, gelecek nesillere, dünya insanlığına aktarılması konusunda Hitit Üniversitesine düşen görevin ve sorumluluğun oldukça bilincindeyiz.”
Hitit Üniversitesi’nin genç akademik kadrosuyla Çorum Boğazkale, Hattuşa, Alacahöyük, Eskiyapar ve Şapinuva gibi önemli alanlarda sürdürdüğü çalışmalarda kıymetli bir yükü üstlendiğini dile getiren Prof. Dr. Öztürk, “Buradaki esas amacımız kültürel varlıkların ortaya çıkarılması, anlatılması ve anlaşılmasının sağlanmasıdır. Sektörel anlamda turizme de katkısı olacağının düşünülmesine rağmen en önemli husus, Anadolu medeniyetinin daha iyi anlaşılması ve bu toprakların dünya insanlık tarihine nasıl katkı sunduğunu göstermektir” ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Öztürk, 11. Hititoloji Kongresi’ne, geçmiş yıllara göre çok daha kalabalık bir katılımın söz konusu olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Pazartesi gününden Cuma günü akşamına kadar, çok yönlü, uluslararası 92 araştırmacının katılacağı çok önemli kongreye şahitlik edeceğiz. Böylesine güzel organizasyona ev sahipliği yapmaktan da büyük gurur duyduğumuzu ifade etmek isterim. ABD, Almanya, Çin, Fransa, Hollanda, İngiltere, İspanya, İsviçre, İtalya, Japonya, Polonya, Rusya ve ülkemizden katılımcıların olacağı 92 akademisyen ve uzmanın birlikteliğinden ortaya çıkacak olan sunumlar ve araştırma bulgularının, bizim çalışmalarımıza ivme kazandırmanın dışında bu alanda çok önemli bir adımı bu kongre sayesinde atacağımıza inanıyorum.”
“Uluslararası düzeyde olup da dili Türkçe olan nadir kongrelerden biri”
Uluslararası Hititoloji Kongresi’nin, kullanılan dil bakımından da özel bir yeri bulunduğunun altını çizen Prof. Dr. Öztürk, “Türkiye’de ilklerden birisi yine Çorum’a ve Hitit Üniversitesine nasip olmuş. Hititoloji Kongresi, uluslararası düzeyde olup da dili Türkçe olan nadir kongrelerden biri. Dolayısıyla Türkçenin uluslararası kongre dili olarak kabul ettirilmesi bakımından da kongremizin öneminin farkındayız ve daha da öteye nasıl taşıyacağımızı düşünmekteyiz” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Öztürk, kongrenin ayrıca Anadolu tarihinin daha iyi anlaşılmasına ve farklı medeniyetlerin kendi aralarında oluşturmuş olduğu etkileşimi anlamak adına Anadolu tarihine çok ciddi katkılar sunacağına inandıklarını kaydetti.
Çorum Belediye Başkanı Dr. Aşgın: “Bu şehrin tarihinin dönemleri arasında asla ayrımcılık yapmıyoruz”
Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın da Anadolu’da ilk devlet kuran ve başkentini Çorum Hattuşa yapan Hititlerin bu topraklarda bıraktığı mirası önemsediklerini söyledi.
Hitit Üniversitesi’nin, adına yakışır tutumla Hitit mirasını gün yüzüne çıkarma ve insanlığın bilgisine sunulmasını sonuna kadar desteklerini vurgulayan Aşgın, şöyle konuştu:
“Hititlerin şehir temizliğine özen verdiklerini görmek dikkat çekicidir. Hitit Kralının, belediye başkanlığı yetkisi verdiği kişiye gönderdiği talimattaki temizlikle ilgili duyarlılık, 3500 yıl sonra bugün bu şehirde temizlikte marka şehir olarak geçerliliğini hala korumaktadır. Medeni kanunun ilk uygulaması olan resmi nikah kıymayı başlatmış olmaları da bir Belediye Başkanı olarak beni heyecanlandıran ayrıca başkaca husustur. Dünyada ilk barış anlaşmasına imza atmış olmaları, tüm insanlık için başlı başına önem arz etmektedir. Bu şehrin tarihinin dönemleri arasında asla ayrımcılık yapmıyoruz. Osmanlı, Selçuklu, Danışmentli ne kadar önemliyse Bizans, Roma, Hitit dönemi de o kadar önemlidir. Ortaköy Şapinuva’daki kazıları yakından takip ediyor, Belediye Meclisinden aldığımız kararla bu kazılara maddi destek veriyoruz.”
Çorum Vali Yardımcısı Dr. Kubalı: “Atatürk’ün barışçıl özellikleri, Hitit uygarlığının bıraktığı mirasın bir ifadesi olsa gerek”
Çorum Vali Yardımcısı Dr. Hakan Kubalı da 1935 yılında Alacahöyük’te kazı emrini veren ve daha sonrasında müze açılmasını sağlayan Büyük Önder Atatürk’ün, Türkiye’deki bu zengin dünya mirasını çok daha erken fark ettiğini anımsattı.
“Atatürk’ün, ‘adaletin mülkün temeli olduğu’ yönündeki düşünceleri ve ‘yurtta barış ve dünyada barış’ söylemiyle bilinen barışçıl özellikleri, Hitit uygarlığının bize bıraktığı mirasın bir ifadesi olsa gerek” ifadesini kullanan Kubalı, şunları kaydetti:
“Hititler, burada, Anadolu’da dünyanın eski uygarlıklardan birini kurdular. Çok değerli kentler kurdular. Hitit kentleri, dünyada kentçilik alanında, mimarisiyle, sanatıyla örnektir. Hitit kentleri dünyada 3 bin yıl öncesinden hatta 5 bin yıl öncesinden bize bir şeyler söylemektedir. Tarımın, Türkiye’nin gelişimi açısından önemini biliyoruz. Hititler tarımda da büyük bir uygarlık kurmuşlardı. Hititler, kadın hakları konularında da öndeydiler. Hititler, kadın erkek eşitliğini sağlamışlardı. Hititler, hukukun merkezi, barışın merkezi, uygarlığın, kentçiliğin merkezi, üretim ekonomisinin merkezidirler. Biz, böyle mirasın bulunduğu kentteyiz. Dünya tarihine Hitit uygarlığını bildiren bu kongrenin yararlı olmasını diliyorum.”
