Yayınlanma Tarihi: 19 Mart 2021 Cuma

“Açık kod ve siber güvenlik uzmanlığına piyasada çok büyük ihtiyaç var”

Türkiye'de aldığı eğitimle yurt dışına gitmeden, 21. yüzyılın en önemli alanlarından bilişim sektöründe faaliyet gösteren IBM'de üst düzey yöneticilik pozisyonuna kadar yükselen Tunç Taşman, Kariyer ve Mezunlar Ofisi'mizin Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Nurcan Baykam ile Mühendislik Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Coşar’ın moderatörlüğünde düzenlediği “Kariyer Söyleşileri”nin ilk konuğu oldu.

IBM Türk Küresel Teknoloji Hizmetleri Ülke Müdürü Tunç Taşman, üniversitemizin youtube kanalında canlı olarak yayınlanan söyleşide, bilişim sektöründe çalışmayı planlayanlar için önemli tavsiyelerde bulundu.

Söyleşide, konuşmasına kendisini tanıtarak başlayan Taşman, ODTÜ Elektrik Mühendisliği'ni bitirdikten sonra yine ODTÜ'de MBA yaptığını ifade ederek  32 yıldır bilişim sektöründe çalıştığını, 18 yıl Koç ve Sabancı gruplarına ait şirketlerde, 4 yıl Türk Telekom'da görev yaptığını belirtti. Taşman, iş hayatının 10 yılının da Cisco, Siemens ve IBM gibi çok uluslu şirketlerde geçtiğine işaret etti.

İş hayatında yer ve pozisyon değişikliğinin olumlu sonuçlarını gördüğünü ifade eden Taşman, “Onun içinde IT (bilişim sektörü) ve iletişim sektörünün çok farklı alanlarında yer alabildim. Kendimi şanslı addediyorum. Her değiştirdiğim işte, pozisyonda yeni insanları tanımak, yeni işi öğrenmek, sektöre farklı açıdan bakabilmek gibi şansım oldu ve 32 yıl boyunca insanın gelişebildiğini öğrendim. Yani tamam oldu, bitti olmuyor” diye konuştu.

“Eğitimde yurt dışı serüveni oldu mu? Bu süreçlerde yurt dışı eğitimi olmazsa olmaz mı sizce” şeklindeki bir soruyu yanıtlayan Taşman, “Yurt dışının, öğrenim olarak değil ama insanın kendini geliştirebilmesi açısından önemli merhale olduğunu düşünüyorum. Yapabilmeyi çok isterdim ama iki sebepten dolayı olmadı. Lisans averajım kötüydü, ikincisi şimdiki kadar kolay değildi. Başvuruları fiziki olarak yapmak gerekiyordu ve zor süreçti” ifadesini kullandı.

“Eğitim hayatında nasıl bir öğrenciydiniz” sorusu üzerine de Taşman, eğitim hayatında çok yönlü gelişime önem verdiğini, kendisinin öğrencilik döneminde okul hayatının yanı sıra basketbol sporuyla da ilgilendiğini belirterek, tek yöne bütün zamanını odaklamaktansa farklı alanları da görebilmenin iş hayatına önemli katkı sağladığını vurguladı.

“Takım oyunlarının iş hayatına adaptasyonda müthiş desteği var”

“İyi bir basketbolcuydun. Basketobulun iş hayatına ve yöneticilik kariyerine hangi alanlarda katkısı oldu” şeklindeki soru üzerine, Taşman şunları söyledi:

“Özellikle takım oyununda olmak insanların olgunlaşmasında ve iş hayatına adaptasyonunda müthiş desteği var. İlla şampiyon bir takımda olmak gerekmiyor. Takım oyunlarında, belirli disiplin içinde olmak, zamanı doğru yönetmek, empati duyabilmek, insanlarla bir arada belli amaca doğru gidebilmek, amaç birliği yapmak gibi önemli kazanımlar sağlar ki bunlar aslında iş hayatında da birebir önemli konular. Spor yapan insanlar iş hayatında daha dayanıklı olurlar. Sporun gerçekten çok faydası olduğunu inanıyorum.”

“Bilişim sektöründe bireyi öne çıkaran farklı etkenler var mı, yabancı dil, sertifika gibi” sorusunu da yanıtlayan Taşman, şunları kaydetti:

“Bilişim sektörü çok özellikli sektör. Öyle bir sektör ki, bir odaya kapanıp hiçbir insanla konuşmadan her şeyi online yapıp, uygulama geliştirerek şahane bir kariyeriniz olabilir. Ama jenerik olarak bakarsak, bir kere üniversitelerden yeni gelen öğrencileri yeni kumaşa benzetirim, palto olabilir, ceket olabilir, ne olduğu önemli değil, kumaş iyiyse sahiden işverenler ona, kapasiteye sahip olmak ister.  Belki de en önemlisi ben içten yanmalı çalışanların çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Bazen de 'inisiyatif verilmez alınır' derim, ben arkadaşlara. Biri bir şey yapmanızı söyleyene kadar bekleyen ile bir şey yapılması ihtiyacını görüp onu yapan arasındaki farklar, aslında iş hayatındaki o kariyeri belirliyor. Yapılması gereken iş var; onu biri gidip yapar. Onu yapan profiller, biraz daha öne çıkıyor, kendilerini gösterme fırsatı buluyor.”

Tunç Taşman, uluslararası bilişim sektöründe çalışmanın kazanımlarının neler olabileceğine dair soruya, “Büyük uluslararası firmalarda bizim tarz yöneticilerin iki rolü var; bu firma bana niye maaş veriyorsa o görevi yapmam lazım. Ama ikinci bir şey daha oluyor, bu biraz daha milli bakış açısıyla ilgili. IBM 20 yılı aşkın her yıl dünyada patent lideri. Böyle AR-GE becerisi var. Çok önemli teknolojiler var. Bu teknolojileri, bu araştırma geliştirme faaliyetlerini dünya üzerinde belli lokasyonlarda yapıyorlar. Aslında bizim burada bu büyük şirketlerin yapacakları yatırımlarda Türkiye'yi aday ülke haline getirmek gibi gayretimiz oluyor. Çalıştığım yabancı şirketlerde bu bakış açımız hep oldu. Türkiye'de yaratacağımız istihdam, insanlarımızı yurt dışındaki pazarlara açabilmeniz çok önemli. Ancak ülke ekonomisinin de buna yardım ediyor olması gerekiyor” şeklinde yanıt verdi.

“Yetkinliğiniz doğrultusunda kariyer planı yapabiliyorsunuz”

Ulusal ve uluslararası şirketler arasında çalışmanın ne gibi farkları bulunduğu yönündeki soruya ise Taşman, şöyle yanıt verdi:

“İkisinin de çok farklı dinamikleri var. Genel merkezden uzaklaştıkça stratejiye etkiniz azalır, çekim yasası gibi. Bir şirkette strateji oluşturmak, sonuçlarını görmek istiyorsanız o zaman lokal firmaların cazibesi ortaya çıkıyor. Uluslararası firmalara baktığınız zaman dev organizasyon var. Yetkinliğiniz, yapmak istedikleriniz, hedefleriniz doğrultusunda kariyer planı yapabiliyorsunuz. Bu da bir anda farklı boyuta çıkartabiliyor. Türkiye içinden bakarken 110 farklı ülke, farklı kıtalar, farklı zaman dilimlerinde kendinize fırsatlar yaratabilir hale geliyorsunuz. Yerli firmalarda daha esnek yapılar oluyor. Bir ihtiyacı, pazardaki fırsatı gördüğünüzde çok daha hızlı karar verip, etki yaratabiliyorsunuz ama uluslararası şirketlerde 110 ülkeden biri olarak bakıldığında bürokrasiye biraz hazmınızın yüksek olması gerekiyor. Çünkü bu tür büyük yapıları bürokrasi olmadan yönetme şansınız yok. İkisinin de dengeleri var, ikisinin de ayrı keyfi var.”

“Ne yaparsan yap, aşk ile yap, iyi yap”

Taşman'a, “Bilgisayar bilimlerinin hangi alt alanlarına yönelmek gerekiyor? Yazılım, donanım, networklar gibi alanları seçerken dikkat edilmesi gerekir” sorusu da yöneltildi. Taşman, bilişim sektöründe bugün konuşulanların 5 yıl sonra konuşulanlardan farklı olacağını belirterek, “Bizim dünyamızda hiçbir şey aynı kalmaz. Her zaman yeni teknoloji, yeni bir şey çıkacaktır ama daha önemlisi ne yaparsan yap, aşk ile yap, iyi yap. Şu anda popüler olan açık kod konusunda çok büyük ihtiyaç var. Açık kod uzmanlıklarına neresinden bakarsanız bakın piyasada çok büyük ihtiyaç var. Siber güvenlik, dünyada çok büyük ihtiyacın olduğu alan. Şu anda yeni işgücünün talebi karşılayamadığı iki ana konu, bu alanlar” açıklamasında bulundu.

Uygulama geliştirmenin de çok popüler olduğunu anlatan Taşman, “Artık herkes uygulama geliştirmeye başladı. Küçüklükten biliyorsunuz kod geliştirmeye başlanıyor. Bu bizim için hem iyi hem kötü. Rekabet artıyor. Ben kod geliştirmeyi şiir yazmaya benzetiyorum. Herkes yazar, bazısı sanat haline getirir. Siber güvenlik, açık kod, network şu anda daha popüler. Analitik alanında çok büyük bir ihtiyaç var. Bütün büyük gruplar, analitik merkezleri kuruyor” şeklinde konuştu.

Bilişim teknolojileri alanında önümüzdeki dönemdeki gelişmelere dair öngörüsü sorulan Taşman,  “Şu anda 3 tane temel şey var; biri bulut bilişim, ikincisi yapay zeka ve üçüncüsü 5G'nin yaygınlaşması. Bireysel internet, mobil internetle bu dönüşümü yaşıyoruz. En önemli iletişim katmanı 5 G olacak. Otonom arabalar, karanlık fabrikalar olacak. Bunlar yavaş yavaş evrimleşerek olacak” dedi.

IBM gibi şirketlere giriş yapabilmenin yollarına dair soruyu da yanıtlayan Taşman, “Staj gerçekten iyi bir fırsat oluyor. Staj o çocukları görebilmemiz için iyi fırsat. Daha da bence iyisi yeni mezun programları gibi bitirmemişse de gelebildikleri programlar var. IBM gibi yapılarda her şey çok merkezidir. Bunlar anons ediliyor, duyuruluyor takip etsinler. Bu tip programlar en iyi giriş kapısı. Orada da anlatacak hikayeleri olması lazım” şeklinde konuştu.

Kariyer ve Mezunlar Ofisimizden sorumlu Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Nurcan Baykam da söyleşilerde farklı sektörlerden başarılı isimleri konuk ederek öğrencilerin kariyer gelişimine yardımcı olmaya çalıştıklarını söyledi.

Öğrencilerin mezun olmadan iş hayatına girdiklerinde çalışacakları ortamı şimdiden tanımalarının önemli olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Baykam, “Bunu sağlamak ve akılcı bir gelecek planlama yapmalarına yardımcı olmak için bu tür söyleşileri düzenliyoruz. Bu söyleşilerden ilkine, hem eğitim hayatında hem çalışma hayatında büyük başarılara imza atmış olan Tunç Taşman konuk oldu. Kendisine teşekkür ediyoruz” diye konuştu.



HIZLI ERİŞİM

Instagram Twitter Facebook Youtube