Hitit Üniversitesi’nin yürütücülüğünde, Çorum, Amasya ve Yozgat bölgesindeki madencilik sektöründe çalışanların iş sağlığı ve güvenliği alanında bilgi eksikliklerinden kaynaklanabilecek olası kazaların önüne geçilmesi için önemli bir proje hayata geçirildi.
Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından finanse edilen İş Sağlığı ve Güvenliğinin Geliştirilmesi Hibe Programı kapsamında, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı’nın program otoritesi olarak yer aldığı ve Hitit Üniversitesinin de yürütücüsü olduğu “İnsana Yakışır Hayat İçin İnsana Yaraşır İş Projesi Açılış Toplantısı”, Çorum Anitta Otel’de düzenlendi.
Toplantıya, Çorum Belediye Başkan Yardımcısı Lemzi Çöplü, Hitit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nurcan Baykam, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Cafer Uzunkaya, Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanı Süreyya Erkan, Maden Mühendisi İsa Saraç ve Proje Koordinatörü, Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulumuz Dr. Öğretim Üyesi Berna Gür ile kurum ve kuruluşların temsilcileri katıldı.
Toplantının açılışında, “İnsana Yakışır Hayat İçin İnsana Yaraşır İş” projesinin sunumunu yapan Dr. Gür, söz konusu projeyle madencilik sektöründe iş kazalarının ve meslek hastalıkların azaltılması yoluyla daha kapsayıcı ve üretken bir topluma katkıda bulunmayı hedeflediklerini söyledi.
Çorum, Amasya ve Yozgat bölgesindeki yeraltı ve yer üstü kömür madenlerini kapsayan projenin hedef kitlesinde, madencilik sektöründe çalışan işverenler, çalışanlar, yöneticiler, iş sağlığı ve güvenliği uzmanları, ilgili sivil toplum kuruluşları ve meslek kuruluşları ile mesleki okullar bulunduğunu anlatan Dr. Gür, şunları kaydetti:
“Bu kapsamda Çorum, Amasya ve Yozgat bölgesindeki madencilik sektöründe çalışanların iş sağlığı ve güvenliği alanında bilgi eksikliklerinden kaynaklanabilecek olası kazaların önüne geçilmesi amacıyla 30 işverene ‘iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı’, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı 15 kişiye ‘iş sağlığı ve güvenliği yönetimi’, 50 maden ocağı işçisine de ‘iş yerinde iş sağlığı ve güvenliği’ eğitimleri verilecektir. Eğitimlerle mevcut risklere düşük maliyetli pratik çözümler bulmak, işletmelerde iş sağlığı ve güvenliği yönetim uygulamalarını geliştirerek sağlık ve güvenlik koşullarını iyileştirmek amaçlanmaktadır.”
“Yeraltı kömür madenciliği, en tehlikeli iş kolları arasında”
Türkiye’de yaklaşık 120’e yakın taşkömürü yeraltı kömür madenciliği işletmesinin aktif olarak faaliyetlerine devam ettiğini belirten Dr. Gür, şöyle devam etti:
“Yeraltı kömür madenciliği, içerdiği riskler ve en tehlikeli iş kolları arasında yer almaktadır. Özellikle kömür madenlerinde su baskınları, göçük ve yangın gibi oluşan iş kazaları meydana gelebilmektedir. Geçmişten günümüze meydana gelen iş kazalarından, Amasya Merzifon, Çorum Bayat, Balıkesir Kemalpaşa, Manisa Soma ve Karaman Ermenek’te yaşanan iş kazaları henüz hafızalardan silinmemiştir. Bu verilere dayanarak bir proje oluşturduk. Bu proje kapsamında yeraltı maden işletmelerinde iş sağlığı ve güvenliği kültürünün yerleştirilmesi, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılmasıyla birlikte buralarda meydana gelecek iş kazaları ve meslek hastalıklarını minimize etmeyi amaçlıyoruz.”
Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanı Süreyya Erkan, “İnsana Yakışır Hayat İçin İnsana Yaraşır İş” Projesi’nin birçok proje arasında başarılı bulunarak desteklendiğini vurgulayarak, “Açılışını yaptığımız projenin, meslek hastalıkları ve iş kazalarıyla ilgili farkındalığı artırarak olası yaralanma ve can kaybını önleyici çalışmalara ilham olacaktır. Projenin hayata geçirilmesinde emeğe geçenlere teşekkür ediyorum“ ifadesini kullandı.
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Program Yöneticisi Mehmet Caner Erdemir de projenin ismini çok anlamlı bulduğunu, adında yer verilen “insana yakışır iş” ifadesinin, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün bayraktarlığını yaptığı bir kavram olduğunu belirterek, Türkiye’nin bu kavramı çalışma hayatına yerleştirmeye çalıştığını söyledi.
“İnsana yakışır iş” ve “iş sağlığı ve güvenliğinin”, Avrupa Birliği sosyal politikasının da öncelik verdiği alanlardan olduğunu dile getiren Erdemir, “İş yerlerindeki kazaları azaltmak, çalışanlar hakları açısından zorunluluktur. Aynı zamanda bunun ekonomik boyutu da var. Gerçekleşen iş kazaları önemli iş kayıplarına neden oluyor. İşverene ve devlete de ciddi maliyetleri var” diye konuştu.
Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Baykam: “Projenin ilgili sektöre çok büyük katkıları olacağına inanıyoruz”
Hitit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nurcan Baykam da üniversitelerin misyonunun sadece eğitim ve AR-GE olmadığını, aynı zamanda bulunduğu ile bölgeye topluma hizmet anlamında sorumlulukları bulunduğu belirterek, bu anlamda Hitit Üniversitesi akademik personeli aracılığıyla önemli projeleri hayata geçirmeye devam ettiğini ifade etti.
Madencilik sektörüne yönelik hazırlanan projenin de Hitit Üniversitesi yürütücülüğünde hayata geçirildiğine işaret eden Prof. Dr. Baykam, “Hocalarımıza çok teşekkür ediyoruz. Bu projenin ilgili sektöre çok büyük katkıları olacağına inanıyoruz. Üniversite yönetimi olarak, Rektörümüzle beraber bu projeye önem ve destek verdiğimizi ifade etmek istiyorum. Tüm paydaşlarıyla bu süreci uygulamanın büyük kazanç olacağını, bunun da öneminin altını çizmek istiyorum. Hep birlikte topluma hizmet anlamında ilimize, bölgemize, sonuçta ülkemize faydalı olacak başarılı çalışmaların ortaya konulmasını diliyorum” şeklinde konuştu.
Lemzi Çöplü: “Belediye olarak desteğimizi esirgemedik”
Çorum Belediye Başkan Yardımcısı Lemzi Çöplü, madencilik sektörüne yönelik böyle bir projenin hayata geçirilmesinden duyduğu memnuniyeti ifade ederek, “Projenin yürütücülüğünü yapan Hitit Üniversitesi’ni tebrik ediyorum. Projenin hayata geçirilmesi için neler yapabiliriz noktasında, belediye olarak desteğimizi esirgemedik. İnsana yakışır iş anlamında bu çalışmalar çok önemli. Çalışanlarımızın korunması anlamında bu tür çalışmaların artırılarak devam etmesini diliyorum” şeklinde konuştu.
İSG Genel Müdürü Uzunkaya: “İş kazalarında 2-3 milyon insan hayatını kaybediyor”
İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Cafer Uzunkaya, insanlığın karşı karşıya kaldığı Kovid-19 salgını sürecinde tüm dünyada 2.5 milyon insanın hayatını kaybettiğini belirterek, “Oysa ki iş kazaları sonucunda yaklaşık 2-3 milyon insan her yıl hayatını kaybediyor. Yani iş sağlığı ve güvenliği konusu, her zaman seferberlik halinde olunması gereken husustur” diye konuştu.
“Ölümlü iş kazalarında yüzde 40’ın üzerinde azalma var”
Türkiye’nin 2012 yılında 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nu çıkararak çalışma hayatında devrim gerçekleştirdiğini belirten Uzunkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu kanunun çıkmasından sonra ölümlü iş kazalarında yüzde 40’ın üzerinde azalma olsa da bunu elbette yeterli görmemekteyiz. İş sağlığı ve güvenlik 84 milyonu ilgilendirmektedir. 84 milyonun bu konuda bir duruş ortaya koyması lazım. İş kazaları açısından da en sıkıntılı alanlardan birinin madencilik sektörü olduğu herkesin malumudur. İş sağlığı ve güvenliği açısından çok önemli farkındalık projesi olan bu projenin Çorum ve bölgesinde uygulanmasının ardından tüm Türkiye’ye ilham verecektir.”
Sektör temsilcilerinden Maden Mühendisi İsa Araç da madencilikte faaliyetlerin her aşamasının çok riskli olduğunu, bu risklere karşı alınacak tedbirlerin önemine işaret ederek, “Bu nedenle Hitit Üniversitesi’nin bu projeyle sektörümüze, işletmelerin iş sağlığı ve güvenliği konusunda yapacağı katkıların ve desteklerin çok değerli olacağı kanısındayım” ifadesini kullandı.