Yayınlanma Tarihi: 14 Temmuz 2021 Çarşamba

Rektör Prof. Dr. Öztürk: “Pandemiden dolayı muazzam bilişim altyapısına sahip olduk”

Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk, zamanın ruhu ve değişen şartlara göre attıkları adımların sonuçlarını almaya başladıklarını belirterek, “Pandemiden dolayı muazzam bilişim altyapısına sahip olduk” dedi.

Rektörümüz Prof. Dr. Öztürk, Hitit Üniversitesi Senato Salonu’nda basın toplantısı düzenleyerek, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Prof. Dr. Öztürk, toplantıda, göreve geldiği dönemden bu yana yapılan çalışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu.

Konuşmasına, Kovid-19 salgınının yükseköğretim alanına etkilerini değerlendirerek başlayan Prof. Dr. Öztürk, “Pandeminin en çok etkilediği alanlardan biri yükseköğretim oldu. Zor dönemi birlikte atlattık. Hamdolsun şimdi aşılama ve diğer tedbirlerle beraber normal bir sürece yaklaşıyor gibiyiz. Bunun sevincini yaşıyoruz” ifadesini kullandı.

 “Pandeminin bize öğrettiği,  daha doğrusu yükseköğretime öğrettiği acı gerçek şu ki bizim uzaktan eğitim anlamında altyapıyla ilgili hangi seviyede olduğumuzu şokla bize gösterdi” diyen Prof. Dr. Öztürk, şöyle konuştu:

“Beceri ya da beceriksizlik değil de tam dönemin ortasında böyle bir salgınla karşılaşınca herkes resmen beklediği gerçeklikle karşı karşıya kaldı. Buna üniversiteler hazır mı, değil mi orası büyük soru işaretiydi. Biz hamdolsun Öğrenci İşlerimizin, Bilgi İşlem Dairesindeki arkadaşlarımızın gayretleriyle hiçbir gün hiçbir şey aksatmaksızın ortalama kalitede eğitimlerimizi sürdürdük. Canlı derslerimizin hepsini sürdürdük. Diğer taraftan bizim altyapımızı güçlendirmemiz gerektiğini de fark ettik. Onunla ilgili 2020 yılı sonunda attığımız adımlarla şu anda Türkiye’deki ilk 5 üniversite kapasitesine sahip bir potansiyele ulaştık. Online ve bilişim altyapısı anlamında. Kötü komşu mal sahibi yaparmış. Pandeminden dolayı muazzam bilişim altyapısına sahip olduk, gerekli altyapı çalışmasını yaparak.”

Son 2 yılda, akademik ve idari personel yapılanmasına ilişkin de bilgi veren Prof. Dr. Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Üniversitemiz kuruluşundan bu yana bazı noktaları itibarıyla, akademik ve idari personeli itibarıyla artık kuruluş aşamasındaki üniversite vasfından çıkmıştır. 2006 yılından sonra kurulan diğer üniversitelere göre kıyasladığımızda artık üniversitemiz delikanlılık çağını geçmiş, yavaş yavaş olgunluğa gelmek üzere olan pozisyona sahip. 2016’de bin 214 olan personel sayısı,  şu anda bin 501’e ulaştı. Uluslararası öğrenci sayımız 2016’de 182 iken şu anda 768’e, aktif program sayımız 110’dan 155’e yükseldi. Öğrenci sayımız ise 2016’da 17 bin 536 iken 2021’de 16 bin 687 olarak gerçekleşti. Buradaki temel düşüş, 2 yıllık programlara yerleşip de 4 yılda bitiremeyenlerin kayıtları YÖK tarafından otomatik olarak silinmesinden kaynaklanıyor.”

Akademik personel sayısının ise 2016’da 639, şu anda ise 894 olduğunu anlatan Prof. Dr. Öztürk, akademik personelin 75’inin profesör, 93’ünün doçent, 220’sinin doktor öğretim üyesi ve 500’e yakınının ise öğretim görevlisinden oluştuğunu belirtti.

“Tıp Fakültemize 6 profesör, 3 doçent, 27 doktor öğretim üyesi atandı”

Sağlık Bakanlığı ile yapılan işbirliği kapsamında, Üniversitemiz Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, gerek Çorum gerek bölgemizde önemli sağlık hizmetlerinde bulunan Tıp Fakültemizin akademik personel kaynağıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Öztürk, şunları söyledi:

“Tıp Fakültemizin kurucu kadroları, Ankara’dan gelen ve değerli tecrübelerini aktarmak üzere katılmış ekipti. Bu arkadaşlarımızın çoğunun akademik unvanı yoktu. Bize ilk kademede gelen hocalarımızın çoğunun emeklilik dönemi yakındı ve daha sonra kendi planlamalarına göre hareket eden 8 akademisyenimiz emekli olup ayrılmak istediler. Biz de kendilerinin aldıkları karara saygı duyarak kabul ettik. Tabi buna karşın Tıp Fakültemize yeni atananlar var. Bu süreçte 6 profesör, 3 doçent, 27 doktor öğretim üyesi atandı.” 

“Doluluk oranı geçen yıl yüzde 94’e ulaştı”

Prof. R. Öztürk, göreve geldikten sonar özellikle doluluk oranlarına katkı sunmak üzere, Türkiye geneli yüzde 100 doluluk oranı olan programlara öncelik verdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti:

“Program açma çabasına girdiğimizde en önce şunu yapmaya çalıştık. Bazı alanların adı var ama henüz hizmeti yoktu. Program ismi verilmiş, kurulması kararlaştırılmış ama faaliyette değildi. Bu sayı fazla olduğu sürece, biz üniversitemizin kalitesini ispatlayamayız. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu kurulmuştu ama hiçbir programı yoktu. Hemen onun programlarını hayata geçirdik. Yüzde 100 doluluk oranında programlarımızı yürürlüğe soktuk. Lisansüstü eğitim programlarını, bir çatı altında topladık ve bize hem maliyet hem organizasyon ve hem de öğrenci mobilizasyonu anlamında katkı sunacağı düşündük 14 adet lisansüstü program, 6 adet yeni lisans programı ve 19 adet meslek yüksekokullarında ön lisans programı kurduk. Doluluk oranın 2018’de yüzde 80, 2019 yüzde 88, geçen yıl yüzde 94 oldu. Bu başarılı bir geçiş. Yeni programlarla, dolabilecek programlarla yola çıktığımızda başarı takip ediyor. Yüzde 94 genel doluluk oranı var. Bu da tercihler anlamında pozisyonumuzu güçlendiriyor.”

Prof. Dr. Öztürk, 2021 yılı itibarıyla yeni açılan bölümlere kontenjan da verildiğini, 300’e yakın yeni öğrenci kontenjanını tamamlamış olacaklarını belirterek, şöyle devam etti:

“Sağlık Bilimleri Fakültemizde Beslenme ve Diyabetik Bölümü ile Sosyal Hizmetler Bölümü, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu’nda Eczane Hizmetleri, Çocuk Koruma ve Bakım Hizmetleri, İş Uğraş ve Terapisi, Odyometri bölümlerine öğrenci alımı yapılacak. Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu’nda da Kaynak Teknolojisi Bölümü’ne öğrenci alınacak. OSB’de şu anda Kaynak Teknolojisi Bölümü ile beraber makine ve elektrik ve elektronik bölümünü, 4 tane bölümümüzü taşıyarak OSB’de biz artık sanayicimizle beraber eğitim yapacağız. Artık 2 yıllık ara eleman temininde sanayicimiz öğrenciyi tanıyarak, bilerek hareket edecek.”

”Falan yerde, filan program açılmış, biz niye açmıyoruz demiyoruz...”

Yeni bölüm açılması yönünde girişimlerin devam ettiğini ifade eden Prof. Dr. Öztürk, önceliklerinin yeni disiplinler arası programlar olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu doğrultuda Lisansüstü Eğitim Enstitüsü İslam Hukuku, Antrenörlük Eğitimi, Tefsir, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği ile Osmancık Ömer Derindere Meslek Yüksekokulu Makine Resim ve Konstrüksiyonu Programı ile Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Kuyumculuk ve Takı Tasarımı Programı ve Un ve Unlu Mamüller Teknolojisi Programının açılmasını planlıyoruz. Bütün bu programlarımızı düşünürken önce üniversitemizin potansiyelini şehrimize iş dünyamıza üretim odaklarımıza ne katacağımı düşünerek yapıyoruz. Yani ‘falan yerde filan profgram açılmış biz niye açmıyoruz’ demiyoruz, ‘burada açarsak farkımız, etkimiz, kalitemiz ne olur’ diye düşünerek hareket ediyoruz.”

“2008-2009 Eğitim-Öğretim yılının ardından ilk kez yaz okulu açıldı”

Göreve geldiği dönemden beri öğrencilerin yaz okulu talebinin bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Öztürk, “Öğrencilerin bu taleplerini ciddiye alarak bu yaz okulumuzu başlatıyoruz. Hazırlıklarımız yaptık. 305 dersten yaz okulu uygulamalarımız başladı. Yavaş yavaş birkaç nüans kaldı. YÖK’ün online yapılması konusunda bazı düzenlemelerle ilgili netliği kazandırmasıyla beraber biz bu yaz inşallah öğrencilerimizi yaz okulunda görmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

Veteriner Fakültesi’nin kuruluş sürecine ilişkin de açıklamalarda bulunan Rektörümüz Prof. Dr. Öztürk, bu fakültenin kuruluş kararının Gazi Üniversitesi döneminde alındığını, ancak henüz kampüsü tamamlanmamış üniversitede olarak YÖK’ün belirlediği çevre sağlığı, çevre düzenlemeleri ve genel yapıya ilişkin kriterleri karşılamanın zor olduğunu, şartları yeniden ele alıp değerlendireceklerini ifade etti.

Turizm Fakültesi kurulması yönünde kararın da 2015’de alındığını, ancak hayata geçirilmediğini anlatan Prof. Dr. Öztürk, “Yükseköğretimde değişim söz konusu. Turizm Fakülteleri, öğrencilerin çok tercih ettiği fakülteler değil. Biz yeni program açmaya kalksak, YÖK’ten bize geri dönüş, ‘şu anda açık olan fakülteler yüzde 30 doluyken, siz niye fakülte açıyorsunuz’ soru bu. Dolayısıyla zamanın ruhunu, değişimleri dikkate aldığımızda bazı şeyleri yeniden masaya yatırmamız gerekiyor” diye konuştu.

“Morfoloji binasının bu yıl temelini atıyoruz”

Diş Hekimliği Fakültesi kurulması yönündeki atılacak adımlara ilişkin de bilgi veren Prof. Dr. Öztürk, şunları söyledi:

“Diş Hekimliği Fakültesi kurulması kararı, 15 Mayıs 2018’de alınmış. Ben geldiğimde iki konu üzerinde sorun olduğu söylendi. Birincisi kesinlikle fiziki ortam müsait değil. İkincisi afiliasyon yani bizim Sağlık Bakanlığı Diş Hastanesi ya da Sağlık Bakanlığının tam donanımlı bir mekânı yoksa afiliasyon da olmuyor. Bu şartlarda göreve geldikten sonra, 6 ay sonra pandemi gerçekleşince masaya yatırdığımız gerçeklikler şunlar; bir, Diş Hekimliğinin temel alanda derslerini verebilmek için bizim ortak dersleri, Tıp Fakültemizin kendi alanında verebilir hale gelmemiz gerekiyor. Yani biz buna Morfoloji binası diyoruz. Tıp Fakültesinin tam donanımlı laboratuvarı, derslikleri ve ünitelerin yerleştiği bir morfoloji ortamı gerekiyor ki bu binamız yok bizim. Şu anda Tıp Fakültemiz nerede? Fen Edebiyat Fakültemizin kenarındaki 2 katlı binada. Burayı biz şu anda Tıp Fakültemizin yeterliliğine dair yeterlilik ve gereklilik kriterlerine zor uydurduk. Bunu Diş Hekimliğine uydurmak mümkün değil. Daha Tıp Fakültesinin gereğini yerine getirmemiz gerekiyor. Önce birinci rüştümüzü ilan edeceğiz. Morfoloji, yani Tıp Fakültemizi öne almadan, onu inşa etmeden Diş Hekimliği fakültemizi biz 2 katlı bir yere kuruyoruz diye bir gerçeklik olmaz. YÖK temel yeterlilik kriterlerine göre 60 öğrencilik üniteden bahsediliyor. Bu üniteler için özel yatırım talep edeceğiz. Dolayısıyla bunların bağlantılı olduğu işlerimiz var. Biz bundan vazgeçmedik, bunu yapacağız ama öncelikli adımımız morfoloji adımı. Morfoloji binasının bu yıl temelini atıyoruz. 

“Çorum gerçekten harika bir üniversite şehri”

Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Öztürk, göreve başladıktan 2 hafta sonra ailesiyle Çorum’a taşındığına da işaret ederek, şöyle konuştu:

“Sürekli buradayım. Ben geziyorum ve burası gerçekten harika bir üniversite şehri. Güvenli, temiz ve aile ortamı var, kız öğrencilerimiz için. Öncelikle ulaşılabilir ve Ankara’ya 2 saat, Karadeniz’e 2 saat. Bunlar bizim için bulunmaz fırsat. Kampüs altyapılarımızı tamamlayıp programlarımızı daha kaliteli hale getirdiğimizde göreceksiniz ki burası cazibe merkezine dönecek. Uluslararasılaşma da bu anlamda önemli. Sakin, temiz yerler aranıyor. Çorum da böyle bir yer. Biz bu konuya gerçekten önem veriyoruz. Bununla ilgili Uluslararası Ofis adında birim oluşturduk. Önceki yıllarda 8-9 bin başvuru olup 80 uluslararası öğrenci kayıt oluyordu. Biz süreci profesyonelleştirdik biraz daha. Artık kayıt yaptırmaları için ücret alıyoruz. Bunları yapınca bir üniversitemize gelir kazandırıyoruz. Aynı zamanda ciddiyetli bir program süreci yönettiğimiz için de başvuranların büyük oranının da bizi tercih ettiğini görüyoruz. 2 bin kişi başvuruyor ve 760 kişi kaydoluyor. Biz burada Çorum için özel nitelikli arkadaşlarımızı çekmeye çalışacağız. Bu başarının en önemli parçası olan TÖMER’i 2019’da faaliyete soktuk. Türkiye’de sayılı olan yabancılara Türkçe Öğretim Merkezi ki bu önemli. Şu anda verimli çalışan döner sermeye kuruluşumuz olarak 255 bin lira gelir kazandıran güzel program.” 

“Çorum ve Hitit üniversitesinin önünü açacak en ciddi adım, Yükseköğretimde Bölgesel Kalkınma Anlamında Misyon Farklılaşması Projesi”

Rektörümüz Prof. Dr. Öztürk, açıklamalarında, 2020 yılında ihtisas alanı “makine ve imalat teknolojileri” olarak belirlenen tek üniversitenin Hitit Üniversitesi olduğuna dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:

“Çorum için de Hitit Üniversitesinin de önünü açacak en ciddi adım; Yükseköğretimde Bölgesel Kalkınma Anlamında Misyon Farklılaşması Projesinde seçilen bir üniversite olduk. İhtisaslaşan 15 üniversiteden biriyiz ve bu çok önemli. Diğer üniversitelerin birbirine benzer ihtisas alanı var. Sadece bizimki makine ve imalat teknolojileri. Çorum’un altyapısına, iş dünyasına, kapasitesine, orta teknoloji anlamındaki Türkiye’deki konumuna layık bir ihtisaslaşma alanı. Biz dört alanda Çorum’un sanayisine, iş gücüne, istihdamına, geleceğine katkı sunmak istiyoruz. Çorum orta düzey teknoloji üretiminde, Türkiye ortalamasının üzerinde. Türkiye ortalaması yüzde 31. Çorum ortalaması ise yüzde 37. Çorum’u bu haliyle orta düzeydeki teknolojiyi üst düzeye çekmemiz lazım. Bu ne demek, daha çok ihracat, daha çok istihdam, daha çok gelir. İkinci husus iletişim çağı, yapay zeka. Hepsi üst üste geldiğinde bir ürünün katma değerini, ihracattaki verimliliği, ithal ikamesi olmasını ve önemli altını çizmemiz gereken yerli ve milli üretimde aradığımız boşluğu dolduracak iletişim teknolojisi ve dijital dönüşüm.  Bununla ilgili boşluğu doldurmak üzere altyapısını kurmuş ve ciddi bir hazırlığı tamamlamış, bu noktada ihtisaslaşma adına kabul görmüş durumdayız. Girişimcilik ekosistemine katkı sunmayı hem de finansal ve insan kaynakları kullanımında profesyonel hale gelmeleri için ne yapacağımızı masaya yatırmış ve planlamalarımızı yapmış durumundayız.”

Makine ve imalat teknolojileri alanında ihtisaslaşma kapsamında yürütülecek çalışmalarda, savunma, sağlık ve gıda olmak üzere üç temel sektör belirlediklerini bildiren Prof. Dr. Öztürk, bu alanlarda yürütülecek çalışmalarda kullanmak üzere, Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Laboratuvarı kurulması için girişimlerde bulunduklarını anlattı.

”Greenmetric Dünya Üniversiteler Sıralamasında 7’inci sıradayız”

Hitit Üniversitesi’nin dünyada ve Türkiye’deki başarı durumunu ortaya koyan bazı verileri de paylaşan Prof. Dr. Öztürk, ‘’Türkiye’den 55 üniversitenin katıldığı ve ilk 3 sırayı İstanbul Teknik, Erciyes, Ortadoğu Teknik ve Ege Üniversitesi gibi sayılı üniversitelerin aldığı Greenmetric Dünya Üniversiteler Sıralamasında, üniversitemiz ülkemizden başvuran 55 üniversite arasında 7’inci oldu. Dünya genelinde yapılan sıralamada ise 912 üniversiteden 704’ünü geride bırakarak, 208’inci sıraya yerleşti. Üniversitemiz 2000 yılından sonra kurulan 57 devlet üniversitesi arasında 8’inci sırada bulunurken toplam 95 üniversite arasında ise 11’inci sırada yer aldı. Tıp Fakültesi bulunan üniversitelerin akademik alandaki performansını ayrıca değerlendiren URAP'ın bu kategorideki listesinde de Üniversitemiz 81 üniversite arasında ise 45’inci sırada bulunuyor” dedi.

 “Önümüzdeki dönem öğrencilerimizi Hitit Üniversitesi kampüsünde karşılayacağız”

Kampüs inşaatıyla ilgili gelişmeleri aktaran Prof. Dr. Öztürk, 19 Şubat 2020 itibarıyla kapalı spor salonu, merkezi yemekhane, ısı merkezi, enerji merkezi tamamlanırken, İlahiyat Fakültesi’nin yüzde 78, İktisadi İdari Bilimler Fakültesi’nin yüzde 36, kampüs altyapısının yüzde 66 oranında fiziki gerçekleşme olduğunu anımsatarak, gelinen noktada revize projeyle yol alınabileceğini gördüklerini, bu doğrultuda sadece devlet usul ve esasları bağlamında atılması gereken adımların 2020’nin Temmuz ayında tamamlanabildiğini anlattı.

Prof. Dr. Öztürk, 2020 yılının Haziran ayında yapılan ikmal ihalesi sonrası mevcut duruma ilişkin, “İlahiyat Fakültesi tamamlandı. Şu anda taşınıyoruz. Kampüs altyapısı inşaatında yüzde 74 oranında fizik gerçekleşme sağlandı. Yerin altıyla olan işlerimiz bitti yerin üstü kaldı. Yüklenici iş programının ilerisinde gitmektedir. Dolaylısıyla önümüzdeki aylarda göreceğiz, biz önümüzdeki dönem öğrencilerimizi Hitit Üniversitesi kampüsünde karşılayacağız. Planımız ve ümidimiz bu yönde” şeklinde açıklamada bulundu.  

İktisat Fakültesinin projesinin de revize edilerek, merkezi derslik ve hocalar için etkin kullanım alanına dönüştürüleceğini bildiren Prof. Dr. Öztürk, “Üç fakültemizi oraya misafir edeceğiz. Böylelikle üniversitemizi şehrimizdeki dağınık halden kurtarıp kampüste tam bir yapılanmaya geçmek istiyoruz. Yani Kuzey Kampüste attığımız adımlar tamamlanınca bir sonraki adımımız İktisadi Fakültesiyle ilgili gerekli adımlar olacak” dedi.

Prof. Dr. Öztürk, İskilip Meslek Yüksekokulu binasının yapımıyla ilgili olarak da yeni bir proje yaparak ihaleye çıkılacağını, bir erteleme, geciktirme veya tercihi başka yönde kullanmanın söz konusu olmadığını söyledi.

“2000 öncesi kurulan üniversitelere kafa tutmak istiyoruz”

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. Öztürk, bir gazetecinin, “2023 yılına kadar Hitit Üniversitesi’nin Çorum’daki, bölgedeki ve Türkiye’deki yeri ne olacak” şeklindeki sorusu üzerine, şöyle konuştu:

“Öğrenci tercihleri boyutunda kampüs bittikten sonra sıçrama olacağını göreceksiniz. Uluslararası ve Türk öğrenci tercihlerinde bölgede sayılı yere geçeceğiz. Araştırmada ve geliştirmede bölgede Samsun dışında rakibimiz yok. Biz daha üst lige sıçramak istiyoruz. Yani 2000 öncesi kurulan üniversitelere kafa tutmak istiyoruz. Artık Almanya’dan, Hollanda’dan belirli ürünlerin testlerinin yapılması için üniversitemize geliyorlar. Önümüz açık, Allah’ın izniyle. Burada ortak hareket söz konusu. Üniversite her şeyi bir dokunuşla halledecek de değil. Hocalarımızın, ‘Hitit Üniversitesinde akademisyenim’ dediğinde gurur duymasını, iş adamımızın Hitit üniversitesiyle çalıştığında gözünün arkada kalmamasını, öğrencilerimizin ‘Hitit Üniversitesinin mezunuyum’ dediğimde piyasada karşılığının olmasını istiyoruz.”

Rektörümüz Prof. Dr. Öztürk, başka bir gazetecinin de “Çorum Belediyesi Hayvan Hastanesi kuruyor. Hitit Üniversitesi olarak Çorum Belediyesi ile işbirliği yaparak Veteriner Fakültesi’nin alt yapısını hazırlama anlamında Hayvan Hastanesi’nin genişlemeye müsait oluşturulması mümkün mü” şeklindeki sorusuna ise “Çorum Belediyesi’nin kuracağı Hayvan Hastanesi’nin alt yapısına bir bakalım. Bu konuda sizin bahsettiğiniz konuyu biz de değerlendirdik. Bizim öncelikli sırasına gitmemiz lazım. Aynı anda Diş Hastanesi ve Diş Hekimliği Fakültesi, aynı anda Veterinerlik Fakültesi aynı anda olmayan kampüs ikmal etmek gibi şansımız, imkanımız yok. Bir realite üzerinde adım adım götürüyoruz. Öncelikler anlamında, Tıp Fakültemizin tamamlanması, Diş Hekimliğimizin gereğinin yapılması ve daha sonra Veteriner Fakültesi şartlarının oturması yönündedir.”

“Eylül ayının ikinci haftasında mezuniyet töreni düzenleyeceğiz”

Prof. Dr. Öztürk, açıklamasında ayrıca, bu yılın Eylül ayının ikinci haftasında mezuniyet töreni düzenleyeceklerini belirterek, “Geçen yıl kaçıranları da davet ederek bu mezuniyet törenini yapacağız. Bir de 6-10 Ekim arasında Valiliğimiz, Belediyemiz ve Üniversitemiz ortaklığımızda ‘Çorum’a ve Üniversitemize Hoş Geldiniz’ şenlikleri yapacağız inşallah.  Etnospor, geleneksel sporlarımızın özel iki gününü kapsayacak şekilde bize yakışan hoş geldin şenliği olacak” şeklinde konuştu.

Toplantıya, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Halil İbrahim Şimşek, Genel Sekreterimiz Erdal Kanık, daire başkanları, HUBTÜAM ile yeni kurulan ofislerin temsilcileri ve diğer ilgili idari personel katıldı.


HIZLI ERİŞİM

Instagram Twitter Facebook Youtube