Üniversite Rektörümüz Prof. Dr. Ali Osman Öztürk, önümüzdeki yeni akademik yılda yüz yüze eğitime geçmek için hazırlıkların devam ettiğini belirterek, “Gençlerimiz de aşılarını tamamlarlarsa, bizim üniversite kapılarını açmamak gibi ihtimalimiz kalmaz” dedi.
Prof. Dr. Öztürk, Radyo Başakşehir’de yayınlanan “Tercih Meselesi” programına katılarak, YKS tercih dönemi ve üniversitemizle ilgili soruları yanıtladı.
“Yüz yüze eğitimin yapılabilmesi için hazırlıklar yapılıyor. Ola ki bu süreç tekrar uzaktan eğitime mahkum etti, uzaktan eğitim konusunda altyapı ne durumda? Bir de aşı konusunda söyleyeceklerinizi merak ediyorum” şeklindeki bir soruyu yanıtlayan Prof. Dr. Öztürk, Covid-19 salgınıyla mücadelede aşı çalışmalarının büyük önem arz ettiğini söyledi.
Öğrencilerden, yüz yüze eğitime geçilebilmesi için aşı konusuna önem vermelerini isteyen Prof. Dr. Öztürk, şunları kaydetti:
“Aşı konusuyla ilgili gençlerimiz gerekli ihtimamı gösterir, aşılarını tamamlarlarsa, bizim üniversite kapılarını açmamak gibi ihtimalimiz kalmaz. Biz gençlerimizle buluşmak istiyoruz. Uzaktan eğitimi etkin hale getirmek için elimizden geleni yaptık. Normal dönemde de uzaktan eğitimin katkılarını kullanmaya devam edeceğiz, yan yana ama aşı olmak o kadar kritik ki arkadaşlarımız aşılarını tamamlarsa biz hasret gidermiş olacağız. Uygulamalı eğitimler, kampüsler, öğrencilerimizin birbiriyle olan etkileşimiyle geliştirilen eğitim ortamından gençlerimizi uzak tutmak istemiyoruz. Bu olmaz, bunu uzatamayız ama gençlerimizin özellikle aşılarını tamamlamalarıyla birlikte biz bütün tedbirleri daha da sıklaştırarak inşallah bir araya gelmeyi dört gözle bekliyoruz. Çalışmalarımız bu yönde hızla ilerliyor. Sağlık Bakanlığımızın ve devletimizin bize verdiği tavsiyeler, diğer tedbir uygulamaları bağlamında tüm hazırlıklarımızı gerçekleştirdik, diyebilirim.”
Prof. Dr. Öztürk, Hitit Üniversitesi olarak salgın nedeniyle önümüzdeki dönemde olası uzaktan eğitim için de çok ciddi yatırımlar yaptıklarını, bilişim altyapısını tamamen yenilediklerini anlattı.
“Hitit Üniversitesi, bulunduğu coğrafyaya çok ciddi katkı sunan yükseköğretim kurumu”
Prof. Dr. Öztürk, Hitit Üniversitesi ve Çorum ile ilgili bir soru üzerine de şunları söyledi:
“Hitit Üniversitesi, 2006’dan sonra kurulan üniversiteler arasında saygın bir konuma sahip. Üniversitemiz, Hitit medeniyetinin devlet olarak kuruluşunun sağlandığı ve başkent olarak seçtiği bir coğrafyada yer alıyor. Geçmişi, Gazi ve Ondokuz Mayıs üniversiteleriyle kesişmiş üniversite. Şu anda 11 fakültemiz, 18 bine yakın öğrencimiz, yaklaşık 228 programımız, Mühendislikten, Tıp Fakültesinden, Sağlık Bilimlerinden Spor Bilimleri Fakültemize kadar yüksekokul ve meslek yüksekokullarıyla birlikte bir kuşak üniversitesi olarak Türkiye’ye ve bulunduğu coğrafyaya çok ciddi katkı sunan yükseköğretim kurumu haline gelmiş durumda.”
Prof. Dr. Öztürk, Çorum’da üniversite öğrencileri için barınma ve ulaşım imkanlarıyla ilgili bir soru üzerine de şöyle konuştu:
“Bir yerde, en azından öğrencilerin artık daha çok vakitlerini öğrenim hayatlarıyla bütünleştirecek şekilde eğitimleriyle ilgili anlamlı bir şekilde geçirmelerini sağlamamız gerekiyor. Ulaşım altyapısı, ulaşım lojistik anlamında, ulaşımın elverişliliği öğrencilerimizin hem kendilerinin gelişimi için ayırdıkları vakti hem de eğitimin kalitesini etkilemekte. Çorum ili ulaşım bağlamında sorun yaşamayan sınırlı illerden birisidir. Şehirler arasında ulaşımdan bahsediyorsak, Samsun’un hemen yanı başındayız, 2 saatlik mesafede. Diğer taraftan başkentimiz Ankara’ya 2,5 saatlik mesafede. Şehirlerarası ulaşım adına sorun yaşamayan bir il. Şehir içinde de öğrencilerimizin barınma ihtiyaçlarını karşıladığı yurtların bulunduğu alanlardan üniversitemize otobüs sefer sayıları oldukça sık. Çorum Belediyemizin yakın ilgisiyle hiçbir sorunu yaşamadığımız ulaşım hizmeti var.”
Prof. Dr. Öztürk, Çorum’da üniversite öğrencileri açısından barınma sorunu da olmadığına işaret ederek, “Kredi Yurtlar Kurumu’a ait yurtlarda, en yoğun dönemde bile hem kız öğrenciler hem erde erkek öğrencilerimiz için kapasitesinin yüzde 60’ını doldurabildik. Çok ciddi kapasitemiz var” ifadesini kullandı.
“Kimse kimseye bir alanı dikte etmesin”
“Tercih konusunda aileler, çocuklarına baskı yapabiliyorlar. Kendi ikamet ettikleri şehir dışında bir üniversiteye gitmesini de istemeyebiliyorlar. Gerek bölüm anlamında gerekse şehir anlamında nasıl bir değerlendirme yaparsınız” şeklindeki bir soruyu da yanıtlayan Prof. Dr. Öztürk, şunları kaydetti:
“İbn-i Haldun, ‘coğrafya kaderdir’ der. Üniversitelerin bulunduğu lokasyonlar, coğrafyalar her zaman önemlidir, bazen üniversitelerin yanı sıra şehirlerden de bir şey öğrenmek gerekir. Şehrin imkanları çok önemlidir. Alan seçerken, çocuklarımızı yönlendirirken, üniversitelerimizin isimleri ve bulunduğu şehirlerin önemi olduğu kadar çocuklarımızın fıtratlarına uygun, kendilerini bulabilecekleri, kendilerini daha da fazla anlamlandırabilecekleri, gözlerindeki heyecanını yitirmeyecekleri alanlara yönlendirmekte fayda var. Farklı coğrafyaları denemelerinin de katkısı olacaktır.”
“Rızkı veren Allah’tır, rızık Allah’ın kudreti altında, kimse aç açıkta kalmaz” diyen Prof. Dr. Öztürk, “Yeter ki çalışmayı, insan olmayı, insanlığa hizmet etmeyi kendine düstur edinen gençleri istedikleri alanda yetişmeleri için fırsat tanıyalım. Bu memlekette başarılı olan her gence ihtiyaç var. Etki altında kalmadan gençlerimiz tavsiye alabilirler. İlgili uzmanlara başvurabilirler, dijital ortamda bilgiye ulaşabilirler ama kimse kimseye bir alanı dikte etmesin” ifadesini kullandı.
