Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Nurcan Baykam, Hitit
Üniversitesinin uluslararası düzeyde yetkiliğe sahip akademik kadrosu
bulunduğunu belirterek, “Akademik kadro derinliğimiz şu anda en önemli
avantajımız” dedi.
Prof. Dr. Nurcan Baykam, İletişim Uzmanı İsmail
Yolcu’nun sunduğu ve Ülke TV’de canlı yayınlanan “Genç Vizyon” programına konuk
oldu.
Programda soruları yanıtlayan Prof. Dr. Baykam,
“Bir öğrenci, neden Hitit Üniversitesi’ni tercih etmelidir” şeklindeki soru
üzerine, “Çok önemli bir süreçteyiz. Sevgili öğrencilerimiz, çok kritik süreçte
tercihlerini yapmak üzereler. Gerçekten
irdeleme sürecindeler, geleceklerini şekillendirecek tercihlerini yapmadan
önce. Öğrencilerin, ‘küçük şehir ve yeni üniversite’ önyargılarının ortadan
kalkmasında bu tür programların faydalı olacağını düşünüyorum. Çorum Hitit Üniversitesi’nin, 2006 yılında
kurulmuş, genç ve dinamik üniversite olduğunu belirtmek istiyorum. Arka planda da
gerek Gazi Üniversitesi ve gerek Ondokuz Mayıs Üniversitesi ile olan geçmiş
süreci var. Dolayısıyla bu anlamda tecrübesi eskilere dayanan bir geçmişi var. Bunu
da göz önünde bulundurmak gerekiyor” şeklinde konuştu.
Hitit Üniversitesi’nin, fen, sağlık, spor ve
sanat bilimlerine kadar eğitim bilimleriyle hizmet verdiğini anlatan Prof. Dr.
Baykam, üniversite bünyesinde eğitim veren 11 fakülte, 1 enstitü, 1 yüksekokul,
4’ü ilçelerde olmak üzere 7 meslek yüksekokulu bulunduğunu belirterek, “17 bine
yakın öğrencimiz, tercih edilebilirliği yüksek ve istihdam odaklı 228 programda
eğitim görmektedir” dedi.
Prof. Dr. Baykam, Hitit Üniversitesi’nde yeni
açılan hangi lisans bölümlerin bulunduğunun sorulması üzerine de, şunları
kaydetti:
“Sağlık artık tüm dünyanın geleceği meslekleri
arasında her zaman olduğu gibi daha da önem kazanarak yer alıyor. Sağlık Bilimleri
Fakültesi’nde beslenme ve diyetetik bölümü, sosyal hizmet bölümü, bu yıl için
öğrenci alımı gerçekleştiriyor. Bunun yanı sıra, Sağlık Hizmetler Meslek Yüksekokulu’nda
eczane hizmetleri, çocuk koruma, odyometre gibi bölümler yeni açılan
bölümlerden bir kaçı. Diğer birimlerde de açılan yeni programlarımız mevcut.
Bizim hem altyapı olarak hem de akademik personelimizin gelişmişliği, yetkinliği
doğrultusunda Ar-Ge’ye yönelik çalışmalar devam ederken eğitim öğretim
sürecinde de uzaktan eğitim gibi yeni yaklaşımları da gerektiren ve bu konudaki
her türlü teknolojik gelişimi kullanan üniversite olarak aynı zamanda topluma
yönelik, toplumun sorunlarına çözümler üretebilecek yaklaşım da
sergilemekteyiz.”
“Uluslararası
hekimlere eğitim verir düzeyde akademik potansiyele sahibiz”
“Salgın sürecindeyiz. Bundan sonra yangınlarla nasıl
yüzleştiysek salgınla da iç içe yaşayacağız. Değişen bu süreçte teknolojinin
sağlıkla örtüşmesiyle birlikte nasıl bir gelecek öngörüyorsunuz,
üniversitenizin bu yöndeki hazırlıkları nedir” şeklindeki soruyu yanıtlayan
Prof. Dr. Baykam, şöyle konuştu:
“Sağlıkla ilişkili olarak üniversitemizde, 2017
yılından beri Tıp Fakültesi öğrencilerimizle birlikteyiz. Onlara, teknolojinin laboratuvar
altyapısını, eğitimle ilgili interaktif eğitim süreçleri, maketler, anatomi laboratuvarlarında
kadavra temini gibi her türlü imkanı sağlayarak eğitimi sürdürüyoruz. Bu arada önemli
bir özellik; Çorum’da, Tıp Fakültesinin eğitim araştırma hastanesi olarak
kullandığı hastane, Sağlık Bakanlığı ile yapılan ortak protokol kapsamında
kullanılıyor. Yeni bir hastanede öğrencilerimiz eğitimlerini ve stajlarını
görüyorlar. Bu anlamda da sağlık alanında çok yetkin akademisyenler ve
uluslararası düzeyde başarı hikâyelerini de öğrencilerimiz izliyor. Dolayısıyla
kendi eğitimlerine de bu çok yakın biçimde yansıyor. Örneğin, bir Diyabetik Ayak
Kliniğimiz var ki hastanemizde Türkiye’de örnek gösterilen bir klinik. Diğer
taraftan, Kardiyak Rehabilitasyon Merkezi gerçekten donanımı açısından
teknolojinin en son kapasitede kullanıldığı merkez. Yine biliyorsunuz, Çorum
ili Kırım Kongo hastalığı açısından endemik bölgede yer alıyor. Bu hastalıkla ilgili
uluslararası hekimlere eğitim verir düzeyde akademik potansiyele sahibiz.“
Programda, canlı yayını izleyen öğrencilerin
sorularının da yöneltildiği Prof. Dr. Baykam, bir öğrencinin üniversite kampüsü
inşaatına ilişkin sorusu üzerine, şunları söyledi:
“Çok olumlu süreçteyiz. Çok yakın zamanda yeni
İlahiyat Fakültesi binasına taşınma süreci gerçekleşti. Kapasitesi büyük bir İlahiyat
Fakültemiz var. Diğer birimler içinde şu anda proje ve temel atma aşamasındayız.
Hızlı olarak bu yapılanmaların tamamlanması için var gücümüzle çalışıyoruz. Yakın
zamanda fiziksel olarak daha iyi noktaya geleceğiz. Ama fiziksel yapılanmanın
dışında, bir üniversitenin üniversite olmasında, akademik ve araştırma
geliştirme süreçlerinin çok daha ön planda değerlendirilmesi gerektiğini
söylemek istiyorum.”
Prof. Dr. Baykam, bir öğrencinin, Hitit
Üniversitesi Tıp Fakültesi akademik kadro derinliğine yönelik sorusuna da “Akademik
kadro derinliğimiz şu anda en önemli avantajımız. Çorum ilinin lokasyonu sayesinde,
Ankara’dan çok değerli, alanında yetkin akademisyenler, öğretim üyeleri burada
kuruluş aşamasından beri bizimle birlikte. Bu bazen iki şehri yaşamak gibi bu
değerleri taşımamız mümkün oldu. Açık yüreklilikle söylüyorum, Tıp Fakültemiz’in,
şu anda alanında yetkin, uluslararası düzeyde yetkin bir akademik kadroya sahip
olduğundan öğrencilerimiz kesinlikle emin olsunlar.”
“Tıp Fakültesi’ni Türkçe ve İngilizce okumanın
farkı var mıdır” şeklindeki soruyu da yanıtlayan Prof. Dr. Baykam, “İngilizce
ve Türkçe tartışılıyor. Tıp Fakültesi’nde, Türkçe eğitimin dezavantaj olmadığını
söylemek istiyorum. İngilizce eğitimi de iyi bir seçenek olabilir fakat Türkçe
eğitim de kesinlikle dezavantaj değildir” ifadesini kullandı.
“Öğrencilerin
projelere katılması bizim önem verdiğimiz konu”
Prof. Dr. Baykam, Hitit Üniversitesi’nin, “makine ve imalat
teknolojileri” alanında ihtisaslaşan yükseköğretim kurumu olmasının,
öğrencilere yansımasına dair soru üzerine de şunları söyledi:
“İhtisaslaşma kapsamında bölge kalkınmasına
yönelik misyon verilen üniversiteler söz konusuydu. Hangi alan talep ediliyorsa,
YÖK tarafından değerlendirilerek bu ihtisas alanı konusunda yetkilendiriliyordu.
Biz de gerek Çorum’un makine sanayi alanındaki potansiyeli, gerek üniversitemizin
akademik altyapısı, bunun yanı sıra laboratuvar altyapısı göz önünde
bulundurularak yapılan değerlendirme sonucunda, bu misyon bize verildi. Sonuçta
biz üniversite olarak geçen yıldan bu yana makine ve imalat teknolojileriyle
ilgili çalışmalar kapsamında projeler, sanayi ve üniversiteler arasında işbirliği
ve sonuçta bölgenin kalkınmasına katkıda bulanacak Ar-Ge faaliyetleriyle prototip
üretime geçilmesine ilişkin süreçler yaşıyoruz. Bunun öğrencilere yansıması söz
konusudur. Öğrencilerin de bu projelere katılması söz konusu. Üniversite olarak
öğrencilerin bu projelere katılması bizim önem verdiğimiz konu. Bu konuda çok
mutluyuz ve umutluyuz.”