Hitit Üniversitesinde yürütülen TÜBİTAK projesi kapsamında su damacanaları ile meyve suyu ve süt ambalajlarının yapımında kullanılan Bisfenol A (BPA) maddesinin ürünlere geçiş düzeyini tespit edebilen akıllı nano polimerlerden sensör üretilecek.
Hitit Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğretim üyesi Prof. Dr. Kadir Erol tarafından hazırlanan proje TÜBİTAK 1002 Hızlı Destek Programı kapsamında destek almaya hak kazandı.
Proje kapsamında geliştirilecek akıllı nano polimer sensör ile sert plastiklerin kullanıldığı damacanalarda, meyve suları ve sütlerin kutu olarak ambalajlandığı paketlerde kullanılan Bisfenol A maddesinin, ürünlere geçiş düzeyi tespit edilebilecek.
Proje yürütücüsü Prof. Dr. Kadir Erol, ambalaj üretiminde kullanılan Bisfenol A maddesinin uluslararası düzeyde endokrin bozucu olarak kabul edilen bir kimyasal olduğunu söyledi.
Bu kimyasalın özellikle sert plastiklerin kullanıldığı damacanalarda, meyve suları ve sütlerin iç ambalajlarında bulunduğunu kaydeden Erol, “Bu kimyasalın bu tarz sulara ve gıdalara geçmesi ve bizlerde toksik özellik oluşturması son yıllarda bilim dünyası tarafından araştırılan bir husustur. Biz de bundan ilham alarak bu tarz bir sensör üretmeye karar verdik. Bu sensörümüzde bizim adımıza yardımcı olan asıl materyalimiz akıllı nano polimer ismini verdiğimiz kimyasallarımız.” dedi.
Sensör yapımında kullanılan akıllı polimelerlerin öğretilen kimyasalları tanıyan ve sadece ona karşı seçici davranan özellikle olduğunu belirten Erol, şu bilgileri paylaştı:
“Polimerlerin nano boyutlu olması sensörlerde kullanımı kolaylaştırdığı gibi özellikle ilerleyen aşamalarda organizma içerisinde yapabileceğimiz çalışmalarda da bize avantaj sağlamaktadır. Çünkü nano boyutlu, dediğimiz malzeme türleri vücuda enjekte edilebilir özellikler barındırmaktadır. Burada özellikle gıda ambalajlarında çok fazla kullanılan bir kimyasal türü olduğu için Bisfenol A üzerine odaklandık. Gıda ambalajlarından gıdalara ve sulara geçip toksik özellik yaratmasının yanında son yıllarda kanser riskini arttıran bir materyal olup olmadığı yönünde çalışmalar da mevcut. Bu konudaki araştırmalar hala devam etmekte. Bu yönden de Bisfenol A tayininin önemli bir parametre olduğunu, bilim dünyası adına da önemli kazanımlar sağlayacağını düşünmekteyiz.”
Projede geliştirilecek nano polimer temelli sensörün başarılı olması halinde çalışmaya farklı ortam şartlarında devam edeceklerini kaydeden Erol, “Sıcaklık ve bekleme süresiyle beraber gıdalarda ve sıvılarda Bisfenol A miktarının artabileceği yönünde bir tahminimiz var. Bu geliştireceğimiz sensörle beraber bu tahminimizin doğru olup olmadığını da analiz etme imkanı bulmuş olacağız.” dedi.
